Her ne kadar özellikle son beş yıldır sezona bir şekilde sorunsuz girebilmemiz mümkün olmuyor ve hep yeni bir toparlanma sürecinin ardından sonuca ulaşabiliyor olsak da nitelikli turizme olan inancımız artarak devam ediyor. Çünkü turizm hareketimizin sağlıklı geleceğinin nitelikli turizmden geçtiğini çok iyi biliyoruz. Nitelik kavramının turizmin tüm dokusuna ayrı ayrı kulvarlarda gerektiği gibi nüfus etmesi noktasında hemfikiriz.
Bundan böyle ortalama bir turizm anlayışı bizleri kolay kolay tatmin etmeyecektir. Dolayısıyla nitelikli turizm anlayışından geri adım atmadığımız sürece elde edilecek sonuçlara dair tüm beklentilerimiz de ayrı bir nitelik kazanacaktır.
Dünyada ortalama bir turizm anlayışı üzerinden ulaşılan sonuçlar kadar nitelikli turizm anlayışı ile ulaşılan sonuçların da pek çok örneği mevcuttur. Önemli olan farkı görebilmek ve bu doğrultuda atılacak kararlı adımlardan ödün vermemektir.
Öncelikle “nitelikli turizmin” ancak “nitelikli çalışanlar” ile mümkün olabileceği gerçeğinden hareketle sektörün geleceğine damga vuracak olan çalışanlarımız adına akılcı ve dinamik çözümler üretmemiz gerekiyor.
Sektörde giderek daha güçlü bir gelişim gösteren, dijitalleşmeye parelel olarak çalışanlarımızı da mutlaka üst noktada bir motivasyonla bugünden yarına hazırlamalıyız.
Kültür değerlerimizi mutlaka çok daha etkili bir biçimde ve maksimum oranda söz konusu bu nitelik kavramı çerçevesinde yeniden değerlendirebilmeliyiz.
Unutmayalım ki nitelikli turizm yaparak dünya markası olmuş tüm ülkelerin en temel düsturu kesinlikle kültür varlıkları olmuştur.
Ülkemizin ve de Turizmin başkenti Antalya’nın bu anlamda sahip olduğu değerler, bizi özellikle Akdeniz çanağındaki rakiplerimize göre avantajlı kılan ürün ve hizmet kalitemizle birleştiğinde nitelikli turizm hamlemiz çok daha güçlü bir anlam kazanmaktadır.
Öyleyse bugünden başlayarak, yarınlara uzanan beklentilerimiz de kuşkusuz aynı oranda niteliklidir.
Ülkece yaşadığımız acı günlerin ardından, gelen buruk bayram sevincimizi paylaşıyor, sevgiler sunuyorum.