Turizmin ve turizmcinin sesi

Bu gidişle yaz turizmi de tehlikede

Emin Demir

Kültür ve Turizm Bakanı daha önce yaptığı açıklamada turizm sezonunun Nisan 15'inde açılacağını belirtmişti. Hatta 15 Nisan tarihinden itibaren Almanya'dan geleceklere test zorunluluğu da kaldırılmıştı. Yani 15 Nisan tarihinden itibaren Almanya'dan gelecek turistlerden Türkiye test istemeyecek.

Peki Bakanlık 15 Nisanı turizm için niye milat olarak seçmişti. Her yıl turizm sezonu 15 Nisanda başladığı için mi bu tarihi turizm için başlangıç tarihi gördü?

Bana göre bakanlık 15 nisan tarihine kadar özellikle de turizm çalışanlarının tamamının aşılanmasını ve Türkiye'nin büyük kısmının da aşılanmasının bu tarihe kadar biteceğini öngörüyordu.

Sağlık Bakanı Ocak ayının başında ''Türkiye 100 milyon doz aşı aldı. Bizim günde 2 milyon kişiyi aşılama kapasitemiz var'' demişti. Sağlık bakanının hesabına göre 15 Nisandan önce Türkiye'nin yarısı aşılanmış olacaktı. Tabi eldeki hesap çarşıya uymadı. Aşılar geçikti. 15 nisana geldik ama hala yeterince aşı yok. Turizmciler ise yeni yeni aşılanıyor. Hepsi aşılanacak mı bilen yok.

Biz aşıyı beklerken ülke normalleşme adımları attı. Büyük kongreler, toplantılar organize edildi. Sokaklar tıklım tıklım doldu.

Sonuç olarak Türkiy'deki vaka sayılarında ve ölümlerde rekorlar elde edilmeye başlandı. Günlük vaka sayısı 50 binin üzerine günlük ölüm sayısı ise 250'nin üzerine çıktı.

Turizmdeki en büyük pazarlarımız olan Almanya, İngiltere ve Rusya her gün Türkiye'deki vaka olaylarının artışını konuşuyor. Almanya ve İngiltere Türkiye'yi riskli ülkeler arasına aldı. Rusya'nın da aynı yolu izleyeceği ve Türkiye'ye uçuş sınırlaması getirmesi an meselesi.

Böylesine bir felaketin yaşandığı dönemde tam bir kapanma yapılmadan normal hayata geçilmesi doğru mu oldu?

Benim Turizmdays.com'da 10.09.2020 tarihinde yayınlanan''Antalya yurt dışı uçuşlara kapatılmalı'' yazımda özetle şu görüşlere yer vermiştim:

''Korona vakalarını dizginlemek, hem de 2021 için önemli bir tanıtım hamlesini yapabilmek için 15 Kasım-15 Ocak tarihleri arasında Antalya’nın uluslararası uçuşlara kapatılması gerekiyor.

Antalya'nın bu tarihlerde yurt dışı uçuşlarına kapatılması ekonomik olarak çok büyük bir kayba neden olmaz. Rekorların kırıldığı geçtiğimiz yılda Antalya'ya Paket turla 15-30 Kasım tarihlerinde 150.000, Aralık ayında 160.000 ve Ocak ayında ise 90.000 olmak üzere toplam 400.000 civarında bir kapasite gerçekleşmişti. Bu vazgeçilmeyecek bir rakam değil. Kaldı ki bu sene o sayıların bile gerçekleşmesi pek öngörülmüyor.

Antalya 2021 yılına hazırlıklı girmek istiyorsa bütün dünyaya 15 Kasım 15 Ocak tarihleri arasında kendini korumaya aldığını ilan etmelidir.''

Eğer Türkiye bu dönemde tam bir kapanmaya gitseydi, vaka sayılarını en aza indirebilseydi bugün yaşanan yüksek vaka sayılarına raslamayacaktık. Şu anda tüm Türkiye için tam kapanma konuşulmayacaktı. Turizm sezonu bakanlığın daha önce açıkladığı gibi 15 Nisanda start alacaktı. Sorun yaşanmayacaktı.

Şimdi sorun büyük. Vakaların ve ölümlerin önüne geçilemiyor. Bu konuda dünyada en sorunlu ülkeler arasındayız. Ne aşılama tam olarak yapılabiliyor ne de tam kapanma uygulanabiliyor.

Turizm için yaz sezonuna çok az bir süre kaldı. Şu anda Türkiye'ye gelen rezervasyonlar çok az. Gelen rezervsyonlarda son güne kadar iptal hakkı olduğu için geliyor. Yani gelen rezervasyonlara bakarak aldanmamak lazım.

Eğer Türkiye bir an önce tam kapanmayı uygulamazsa 2021 yaz turizmi de sorunlu geçecektir.

Tam kapanma için en uygun zaman Ramazan Bayramını da içine alacak şekilde en az 20 günlük tam bir kapanma olmalı. İnsanların birbiri ile temasının önüne geçilmeli.

Hem canımız hem de geleceğimiz için bu yapılmalı.

Turizmci can çekişiyor. Yazın gelecek turist turizmciye can suyu olacak. Ama vakalar böyle artarsa bu can suyu da kesilecek.

benden söylemesi...