Gelecek de bir gün gelecek

23 Ocakta Facebook ile ATSO’nun ortaklığında düzenlenen Digital Masterclass @Travel adlı turizm sektöründeki dijitalleşme ve yeni eğilimleri içeren bir dizi sunumun gerçekleştirildiği toplantıya katıldım. Burada eski patronum Cem Kınay’ın yine zihinleri tokatlayan turizmdeki yeni trendler ve eğilimler ile ilgili çok doyurucu sunumunun ardından Facebook yetkililerinin de peş peşe yaptığı sunumlar biz turizmcilere önemli bilgiler veriyordu. Bu sunumlardan elde ettiğim ve sizlerinde bilmesini istediğim bazı önemli istatistikleri aşağıya yazıyorum. Umarım gelmeye fırsatı olmayanlar için faydalı olur.

Sunumlardaki istatistiki veriler millenium kuşağı dediğimiz Y kuşağı ve 1990’ların ortalarından itibaren doğmuş ve bugün 25’li yaşlara gelmeye başlamış olan Z kuşağı bilgilerini içermekteydi. Günümüzde Türkiye’ye gelen turist profiline baktığımızda bu kuşaktaki turistleri çekmekte yeteri kadar başarılı olmadığımız görülmektedir. Bugün için hala gelmeye devam eden orta yaş üstü turist profili yakın zamanda bu genç ve tamamen farklı beklenti ve deneyimler arzulayan kuşağa yerini bırakacaktır. İşte eğer gereken tedbirler şimdiden alınıp, bu kuşağın beklenti ve istekleri karşılanmazsa bugün rekorlar kıran tesislerimizin tamamen boş kalması kuvvetle muhtemeldir.

Yüzbinlerce dolar verilerek elde edilebilecek bu veriler facebook’un toplamda 3.5 milyardan fazla kullanıcısından elde edilen sonuçları içermektedir. Buna göre; 

Millenium kuşağı turistlerinin %83’ü sosyal medyada gördükleri bir fotoğraftan etkilenerek otel rezervasyonlarını yapmaktadır. Yine bu kişilerin %73’ü rezervasyon yapmadan önce kalacakları otellerin sosyal medya hesaplarını kontrol etmektedirler.

2019 yılında 69 milyondan fazla Amerikalının seyahat rezervasyonlarını akıllı telefonlar aracılığıyla gerçekleştirdiği tahmin edilmektedir. 

Millenium kuşağı turistlerin %72’si “KİŞİSEL DENEYİMLEME” için diğer harcamalarından daha fazla para harcamaya hazır olduklarını belirtmektedirler.

Yine bu kuşaktakilerden %59’u izledikleri videolardan etkilenerek yeni yerleri ziyaret programlarına almaktadırlar.. 

Seyahat edenlerin %84’ü arttırılmış gerçeklik ya da sanal gerçeklik uygulamalarının deneyimlemeye ilgi duyduklarını ve %42’si ise bu teknolojilerin geleceğin turizminin bu iki teknolojinin ayrılmaz bir parçası olacaklarını ifade etmişlerdir. Bu sebeple bu uygulamalar hiç olmadıkları kadar çok önem kazanacaklardır.

“KEŞFETMEK” geleceğin turizminde anahtar bir rol oynayacaktır. Seyahat çıkanlar yeni yer ve şeyler keşfetmeyi arzulamakatadır. Bu yeni keşiflerinin de sosyal medya aracılığıyla duyurmak istemektedirler. Bu sebeple Seyahate çıkanların %70’i her hafta Facebook’u, %64’ü de her hafta Instagram’ı kullanmaktadırlar. 

Yeni nesil turist profili için “KİŞİSELLEŞTİRME” ve “ÖZELLEŞTİRME” olmazsa olmaz hizmet biçimi haline gelecektir. Bu deneyim sağlanırken; Otele konaklayan bir misafir %100 sorunsuz bir teknolojik deneyim beklentisi içindedir. Bu sebeple otel misafirlerin %60’ı kolay olması sebebiyle mobil aracılığıyla rezervasyonunu gerçekleştirmektedir. Seyahatseverlerin %55’i online rezervasyonlarını gerçekleştirirken yaşadıkları ödeme sorunları nedeniyle almaktan vazgeçtiklerini ifade etmektedirler. “SORUNSUZLUK, HIZ VE KOLAYLIK” en önemli bir anahtar konumuna gelmektedir. Konaklama satın alanlarının %33’ü karşılaştıkları kolaylıklar veya zorluklar karşısında markalarını kolayca değiştirmektedirler. Bu sebeple rezervasyon aşamasından check-out işlemlerine kadar herşey hızlı, kolay ve sorunsuz bir şekilde olmalıdır.

Milenyum kuşağınının %32’si ve Z kuşağının %36’ı chatbot yada dijital asistanlar aracılığıyla rezervasyon yapmanın daha kolay ve sorunsuz olduğunu düşünmektedirler.

Misafirler onlar için “ÖZEL ÜRETİLMİŞ DENEYİMLERE” değer vermektedirler. Araştırma sonuçlarına göre seyahatseverlerin %78’i onları kendi sistemlerine üye yaparak kendilerine özel içerik üreten firmaları tercih ettikleri görülmektedir. Misafirler için hazırlanmış olan özel tanıtım mesajları ile ilgili kendilerine mesaj gönderilenlerin %53’ü bu mesajdan etkilenerek bir satın alma gerçekleştirdiklerini belirtmişlerdir. 

Tatilcilerin %58’inin tatilleri ile ilgili Facebook aracılığıyla paylaşımda bulundukları ve %77’isinin mesajlaşarak tatil firmaları ile iletişime geçtikleri tesbit edilmiştir. 

Özetle söylenmesi gereken şey şudur; Gelecek çok farklı bir deneyim arayan, kişisel hizmet arzulayan, önemli işlerini ve rezervasyonlarını mobil olarak cep telefonu yada tabletten halleden ve karşılaştığı tüm sorunlara karşı aşırı duyarlı ve zorluklar sebebiyle hemen kolaylıkla vazgeçebilen, marka sadakati düşük, sıfır sorun ile hizmet almak isteyen bir misafir profili hızla Dünya turizm pazarına girmektedir.  

Gelecek on yıl içinde olması muhtemel değişim, geçmiş otuz yıldan on kat daha fazla olacaktır. O yüzden bu değişime hazır olup uyum sağlayanlar varlıklarını sürdürebilecekler, aksi durumda olanlarda maalesef yok olup gideceklerdir. Unutmayın “Gelecekte Bir Gün Gelecek”.

Kalın sağlıcakla...