Temmuz ayının sonları, Ağustos 2024'e doğru hızla ilerlerken hava sıcak, kuru, nem yok ve orta şiddetli bir rüzgar karadan denize esiyor.
Gecenin ilerleyen saatlerinde, saat 23-24 civarında, Tang Hanedanlığından küresel, popüler bir gelenek olan havai fişek otelden fırlatılıyor. Aynı zamanda otelin dış mekan ses düzeyi atmosferin yedinci katında çınlıyor.
Bu sırada çevredeki yaşam alanlarında hasta var, yaşlı var, hamile var... Kimin umurunda?
Sözüm ona çevreci ve sürdürülebilir süreçleri tamamlamış bir otel.
Aynı zamanda tüm yasal izinleri de yerel sorumlulardan almıştır.
Ey sürdürülebilir çevreci otel!
Havai fişekler, yanma sırasında havaya zararlı kimyasallar ve ağır metaller yayar. Bu maddeler havayı kirleterek solunum problemlerine yol açabilir ve genel hava kalitesini düşürebilir.
Havai fişeklerin kalıntıları, patlama sonrasında toprağa ve su kaynaklarına karışabilir. Bu, su ve toprak kirliliğine neden olarak ekosistemlere ciddi zarar verebilir.
Havai fişeklerin gürültüsü ve ışıkları, yaban hayatını olumsuz etkiler. Kuşlar ve diğer hayvanlar için stres, panik ve yön kaybına neden olabilir.
Yanlış kullanıldığında havai fişekler yangına veya yaralanmalara yol açabilir.
Hele de bu havada!
Ayrıca, havai fişeklerin üretimi ve kullanımı enerji ve kaynak israfına neden olur. Sürdürülebilirlik ilkeleri gereği, kaynakların verimli kullanımı önemlidir.
Havai fişekler, yanma sürecinde karbondioksit (CO2) gibi sera gazları üretir. Bu da karbon ayak izini artırarak iklim değişikliğine katkıda bulunur.
Ama misafiri nasıl şova dahil edeceğiz? Zaten işler kötü, eğlenceyi artırmamız lazım, diyenler için söylüyorum: Havai fişeklere alternatif çevre dostu kutlama yöntemleri mevcut. Lazer ışık gösterileri ve drone gösterileri var. Ancak, bu alternatifleri de doğru ve bilinçli kullanmak gerekiyor bilesin!
İşin özü; gerçek sürdürülebilirlik, her adımda dikkat ve özen gerektirir.