Kur ve faizdeki yüksek seyir halen devam ediyor.
Finans kesimi ve reel sektör önünü göremiyor.
Belirsizliğin bir an önce ortadan kalkması gerekiyor.
Umarız açıklanacak Orta Vadeli Plan finans piyasaları ve uluslararası yatırımcılar için tatmin edici olur.
Özellikle ağustos ayı başından itibaren başlayan dalgalanma henüz durulmadı.
Yerli yabancı birçok ekonomist gelinen nokta ve çözümler konusunda yorumlar yapıyor.
Mevcut duruma ilişkin değerlendirmeler birbirinden çok farklı.
Ama sonuçta gelinen nokta ne umulduğu kadar iyi, ne de sanıldığı kadar kötü.
En azından ödemeler dengesinde yılbaşına kadar büyük bir güçlük görünmüyor.
Yaşanan sorunların çözüm önerilerinde ise ekonomistler birçok ortak noktada buluşuyor.
Bu da bizim açımızdan olumlu.
Ama adımlar atılıyor mu? Bekleyip göreceğiz.
Önceki dönemlerde olduğu gibi yine bazı bankalar krediler konusunda yavaşlamayı tercih ediyor.
Hatta bazı bankalar, firmaların limitleri müsait olsa dahi kredileri kullandırmıyorlar.
Ülkenin bir çok yerinden bu yönde gelişmelere şahit oluyor ya da duyuyoruz.
Üstelik geçmiş kriz dönemlerinde kredi akışını aksatmadan devam eden bankalarımızda dahi benzer yaklaşımları görmeye başladık.
Söz konusu yaklaşımlar mevcut durumu korumak adına mı yoksa kaynakların azalmasından dolayı mı henüz net bilemiyoruz.
Bildiğimiz net bilgi yurt dışından sağlanan sendikasyon kredilerinin geri ödemelerinin yaklaştığı ve bu kredilerin tekrar devam etmemesi ihtimaline karşılık tedbir alındığı yönünde.
Kredi akışındaki tek neden elbette bu durum olamaz.
Umarız söylendiği gibi bankalarımızın mali yapıları güçlüdür.
Aksini düşünmek bile istemiyorum.
Benim burada dile getirmek istediğim esas konu mali yapısı güçlü olmasına rağmen bankaların krediler konusunda geri çekilmesi meselesi.
Yaşan gelişmelerle bazı sektörler ciddi sorunlar yaşarken bankaların kredi konusunda firmaların yanında olmaması sorunları iki katına çıkarıyor.
O zaman çözüm üretmek daha da zorlaştığı için ödeme güçlüğü, iflas vb. istenmeyen üzücü durumların yaşanması da kaçınılmaz.
Sendikasyonların durumunu ve bankaların gerçekte sermaye yeterlilik oranlarının ne olduğunu bilmemiz oldukça zor.
Ama her ne olursa olsun mevcut limitleri tahsis edilmiş kredilerin kullandırılmaması ekonomiye çok zarar veriyor.