Turizmin ve turizmcinin sesi

Turizm siyaset üstünde olmalı

Emin Demir

Turizm artık Türkiye’nin ayrılmaz bir parçası haline geldi. Turizmin sesi her alanda hissediliyor.

Turizm Türkiye Cumhuriyeti’nin cari açığını kapattığı gibi 54 sektöre de can suyu oluyor.

Turizm olmasaydı bu 54 sektörün ayakta kalma şansı çok zayıf olurdu. Yüzbinlerce insan ise işsiz kalırdı.

İstihdama olan katkısı ise küçümsenmeyecek oranda. 1 milyondan fazla insan doğrudan turizm sektöründe istihdam ediliyor. İstihdam edilen personele de çeşitli imkanlar veriliyor. Çalışan personele konaklama, servis gibi birçok imkan verilmekte. Bu imkanların çoğu başka sektörlerde verilmiyor. Tabi personel turizm sektörünü önemini bildiği gibi turizmciler de personelin önemini daha fazla kavramalı, onlara insanca yaşayabileceği ücreti ödemelidir.

Bulunduğu yörenin ekonomisini canlandıran, yerel esnafın ayakta kalmasını sağlayan turizmin önemi artık en ücra köylerde bile hissedilmeye başlandı.

Böylesine güçlü, böylesine önemli bir sektöre yerel ve merkezi yönetim ne kadar ilgi gösteriyor. Maalesef turizmin can damarı olan bölgelerde bile siyasiler oy hesabına göre o yöreye hizmet getiriyor veya hizmet getirmek için o yörenin insanından oy istiyor.

Siyasilerin işi oy istemek. Vaatlerini sıralayıp seçmenin oyuna talip olmak. Bu gayet normal.

Ancak turizm bölgesini merkezi yönetimin dışından başka bir parti kazandığı taktirde merkezi yönetimin seçim öncesi verdiği vaatler bir bir unutuluyor. Hatta yapılabilecek işler bile engellenmeye çalışılıyor.

Bu tutum sadece şu anki hükümet döneminde değil çok uzun yıllardır iktidara gelen hükümetler tarafından aynen uygulandı. Ben Antalya’da geçmiş yıllarda muhalefet partisinin karşı olduğu projeye, muhalefet iktidara geldiğinde hemen sahip çıktığını, daha önceki yönetiminde kendi getirdiği projeyi engellemek için çalıştığını gördüm. Amaç hizmet değil bağcıyı dövmek oldu. Umarım bu değişir.

Siyasete evet. Ancak turizmin önemli il ve ilçeleri siyasetin üstünde tutulmalı. Turizm merkezlerine muhalefette iktidarda yerel yönetimin kimde olduğuna bakmadan hizmet etmelidir. Turizm destinasyonlarının her türlü eksiği giderilmelidir.

Antalya Türk turizminin başkenti. Antalya trafik keşmekeşliği içinde boğuluyor. Hem iktidar yanlıları hem de yerel yönetimdekiler ‘’Bu işi biz çözeriz’’ diyerek yerel seçimde oy istiyorlar. Bu işi çözmek için seçim mi gerekli? Antalya’ya yapılacak her yatırım ülke turizminin geleceği için yapılan yatırımlar olacaktır.

Türkiye’ye gelen turistin 3’te birini, dövizin de üçte birinden fazlasını ülkemize kazandıran Antalya’ya yatırım yaparken siyaset üstü bakılarak yatırımlar yapılmalı.

Antalya artık bir dünya kenti. Siyasetçiler Antalya’ya bu gözle bakmalı. Antalya’nın alt yapı sorunları hemen çözülmeli. Antalya’da keşmekeşlik ortadan kaldırılmalı. Seçmenin iradesine tüm siyasiler saygı göstermeli. İktidara kim gelirse gelsin her kes o yerel yönetimin güzel yaptığı işlere destek olmalı.

Aklın yolu birdir. Bindiğimiz dalı kesmeyelim. Hep birlikte sahip çıkalım. Turizm siyaset üstü tutulsun. Seçim sonrası kazanan da kaybeden de Antalya ve diğer turizm destinasyonları için çalışsın.

İşte o zaman turizmin önü Dünyada bir numara olmak için açılmış olur.

Kalın sağlıcakla…