Turizmcilerin sıkıntısı bir türlü dinmek bilmiyor.
Pandemi nedeniyle yaklaşık 1.5 yıldır tek kuruş kazanamayan turizmcilerin sayısı hiç de küçümsenmeyecek oranda. Bu kişilerin artık neredeyse son umudu 2021 yılı turizm yılı. Yani bu yılın yaz ayları.
Ancak Türkiye'ye gelen turistin 3'te birinden fazlasını ağırlayan Antalya'da turizm adeta 2 pazarın elinde. İki pazarın gelmemesi özellikle de otelcileri çok zuruma düşürüyor.
Bu pazarlar Rusya ve Almanya. Yıllardır Antalya turizmini bu iki pazar ayakta tutuyordu. Bu nedenle Antalyalı turizmciler özellikle 3.cü bir ana pazarın oluşturulması için yoğun çaba harcıyor.
Antalya turizmcileri üçüncü pazarı da oluşturdu. İngiltere pazarı sürekli gelişmeye, gelen turist sayısı da artmaya başlamıştı ki çağı vebası denilen Covid-19 çıktı.
Covid 19'un varlığı bile ingiliz turistlerin Türkiye'ye yaz aylarında Türkiye'ye gelişlerini durduramamıştı. Ta ki Türkiye'nin gerçek vaka sayılarını vermediğini açıklamasına kadar bu akış sürdü.
İngilizler o günden bu güne kadar Türkiye'yi riskli ülkeler grubunda tutuyor. Almanya 1 temmuzdan itibaren Türkiye'ye seyahat uyarısını kaldıracak. Benzer bir durumda Rusya'dan bekleniyor.
Ya İngiltere'de ne olacak?
İngiltere'de son günlerde vaka sayıları artmaya başladı. İngiltere'de 21 Haziranda tam açılma bekleniyordu. Ancak vaka sayılarının artması nedeniyle tam açılma ertelenecek gibi gözüküyor.
Tam açılma ertelenirse İngiliz turistlerin Türkiye'ye yönelik seyahat uyarısını ne zaman kaldıracağı ise belirsiz bir hal alır.
Turizmci Almanya ve Rusya pazarlarının en geç Temmuz ayı başında açılmasını bekliyor. Özellikle Almanya pazarının açılması diğer Avrupa ülkelerine örnek olacak ve Belçika, Hollanda gibi ülkelerde Türkiye'ye yönelik tutumlarını değiştirecektir diye umut ediyorum.
Rusya'nın açılması da Bağımsız Devlet Toğluluğundan gelen turist sayısının artmasına neden olacaktır.
Turizmci bu iki ana pazarın Temmuz ayı ile birlikte açılacağını, turistlerin geleceğini umut ediyor. Zaten turizmcinin umut etmekten başka çaresi kalmadı. Eğer bu gerçekleşmezse bir çok turizmci kapısına kilit vurabilir.
Çünkü 1.5 yıldır ertelediği borçları ödeme zamanı geliyor. Oteller Kısa Çalışma Ödeneği ile ayakta kalmaya çalışıyor. Ancak Haziran ayının sonunda Kısa Çalışma Ödeneği sona erecek. uzatılıp uzatılmyacağı da belli değil. Beli olmadığı içinde turizmci önünü göremiyor.
Turizmci adeta karanlık bir tünelde yol alıyor. Tünelin sonunda ışığı görme umudunu hiç yitirmedi.
Ancak önemli olan tünelde kalınacak zaman. Turizmci tünelin ışığını görecek kadar nefes alabilecek mi? Yoksa bu tünelin içinde boğulacak mı?
Rusya ve Almanya pazarları olmadan turizm olmaz. Özellikle de Rusya'nın Türkiye'ye uyguladığı seyahat kısıtlamasının vakalarla ilgili olmadığı tamamen siyasi olduğu görüşü hem Türkiye turizmcilerinde hem de Rus turizmcilerde hakim.
Turizmciler Putin'in ağzının içine bakıyor. Acaba Türkiye'ye uyguladığı seyahat kısıtlamasını kaldıracak mı diye?
Kaldırır mı bilinmiyor. Ama bilinen bir gerçek var.
Tünelin içinde kalan turizmcinin oksijeni tükenmek üzere....