Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Peki ya turizm?

Turizmde, özellikle de otelcilikte kartların yeniden dağıtılacağı bir döneme giriyoruz. 

Kurallar değişiyor artık. İnsanların 2 bin, 3 bin kişilik devasa otellerden uzaklaşacağı bir dönem bu. Bin kişi ile aynı büfe etrafında dönüp, bin kişinin elini sürdüğü maşaları, kepçeleri kullanarak tabağına yemek almak zorunda olduğu bir restoran artık hiç kimseye cazip gelmeyecek. Açık büfelerden kişiye özel a-la carte servise doğru bir yönelim olacak. Bin kişinin girdiği havuzda yüzmekten insanlar çekinir hale gelecek. 

Turizm, yönünü daha az insanın olduğu, daha butik, daha küçük, daha sıcak, daha samimi, daha kişisel tatil konseptlerine doğru çevirecek. Daha kişiselleştirilmiş tatil anlayışları değer kazanacak. 20-30 odalı butik otellere talep artacak. Özel villalara, köy, yayla, hatta çadır kamplarına talep artacak. Karavan satışlarında ve karavan tatil taleplerinde patlama yaşanacak. Kısacası “AZ İNSAN, ÇOK HUZUR” önemli bir kriter olarak turizm tercihlerini etkileyecek gibi görünüyor. Yüzlerce kişi ile tıkış tıkış bir uçakla 4-5 saat uçmak yerine arabaları ile rahat ulaşabilecekleri tatil destinasyonlarını tercih edenlerin sayısı artacak.

COVID-19 salgını ile birlikte gördük ki dünya gerçekten çok küçük. Dünyanın herhangi bir yerinde ortaya çıkan bir hastalık, ya da virüs çok kısa bir sürede kapımıza kadar dayanabiliyor artık. Hiç kimse dünyanın herhangi bir noktasında ortaya çıkan bir hastalığa, ne kadar uzak olursa olsun, kayıtsız kalamayacak. Daha önceden de bilinen ama gerçekten önemsenmeyen, ciddiye alınmayıp geçiştirilen, tabiri caiz ise yasak savmak için, ceza yememek için uygulanan, hatta uygulanıyormuş gibi yapılan pek çok hijyen uygulamalarına hayatımızda ve işimizde çok daha fazla yer vermek durumunda olduğumuzu artık hepimiz idrak ettik sanırım. Dahası da var. Bilinen hijyen uygulamalarına birtakım yenileri eklenecek. Bana göre önümüzdeki süreçlerde sadece otellerde değil, yoğun insan giriş çıkışlarının olduğu, yoğun insan istihdamının olduğu, insanların herhangi bir sebepten dolayı yoğun bir şekilde bir araya geldiği her yerde artık yeni hijyen uygulamaları zorunlu hale gelecek.

Ben yine kendi mesleğime dönüp, otellerde alınacağını öngördüğüm önlemlerden ve uygulanması zorunlu hale geleceğini düşündüğüm bir takım hijyen tedbirlerinden bahsedeyim.

-    Dünyanın dört bir yanından binlerce misafirin, yüzlerce çalışanın ve tedarikçinin, binlerce parça ürünün giriş yaptığı tesislerde hijyen önlemleri giriş kapılarında başlayacak. Otellerin ana girişlerinde, personel girişlerinde ve mal kabul girişlerinde hem insanların hem de mal ve mamullerin içinden geçerken otomatik olarak dezenfekte olduğu hijyen kapıları ya da tünelleri olacak.

-    Her otelde artık mini bir laboratuvar zorunlu hale gelecek ve laborant görevlendirilecek. Otele mamul olarak giren bütün gıda ürünlerinden alınan şahit numuneler burada test edilecek ve daha depolara ya da mutfağa girmeden önlemler alınacak. Mutfaklarda üretilen her türlü yiyecekten alınacak şahit numuneler yabancı laboratuvarlara gönderilip günlerce sonuçlar beklenmeyecek. Numuneler otelin kendi laboratuvarında analiz edilecek ve anlık sonuçlar alınacak. Olası bir negatif durum belki de ürünler tüketime sunulmadan alınacak tedbirlerle bertaraf edilecek.

-    Mutfaklar bir hastane ameliyathanesi gibi hijyenik ve temiz olacak. Gıda üretiminde çalışan herkes tek kullanımlık tela tulumlar ve hijyen maskesi ile çalışacak.

-    Her tesiste hijyen el detektörü kullanımı zorunlu olacaktır. HACCP uygulamalarında, kontaminasyon noktalarının değerlendirilmesinde bu cihazlar kullanılacaktır. Bu sistem ayrıca SPA, yüzme havuzu ve saunalarda, restoran ve kafelerin mutfaklarında ve tuvaletlerde, kısacası hijyen olması gereken alanların denetlenmesi için de kullanılacaktır. Gıda üretiminde, sunumunda ve servisinde (F&B personelinin tamamı) çalışanların el hijyenleri de anlık olarak bu el terminalleri sayesinde sık sık kontrol edilecek ve gerekli önlemler çok daha hızlı alınacaktır.

-    Hiçbir hastalık belirtisi göstermese bile personelin ağız ve burunlarından zaman zaman rastgele alınan örnekler ile sağlık ve taşıyıcılık durumu sıkı şekilde denetlenecektir. 

-    Benzer hijyen uygulamaları ve kontrolleri şüphesiz house keeping personeli ve çalışma alanlarında da yapılacaktır. H/K çalışanlarının hem kişisel hijyenleri hem de çalışma ortamlarının (kat ofisleri, çamaşırhaneler, üniforma ve ütü odaları, depolar vb) hijyeni el detektörleri vasıtasıyla sık sık kontrol edilecektir. Tela tulum ve hijyen maskesi kullanımı oda temizliklerini yapan kat görevlileri için de zorunlu hale gelecektir.

-    Oda spreyi formunda dezenfektanlar artık her oda temizliğinin bir parçası olarak kat arabasında mutlaka yerini alacaktır. 
-    Hijyen kuralları ve uygulamaları konusunda misafirler de sürekli uyarılacak ve teşvik edilecektir. Bu amaçla başta tuvaletler olmak üzere, restoran girişlerine, genel mekanlarda belli noktalara, her oda katında ulaşılabilir noktalara birer dezenfektan dispenserleri konulacaktır. Oda buklet malzemeleri arasında küçük bir şişe dezenfektan da yerini alacaktır.

-    Sosyal mesafe daha fazla önem kazanacağı için yüzlerce kişinin bir arada olacağı büyük mekanlar yerine, daha az insanın kullanacağı, çok sayıda farklı farklı daha küçük alanlar oluşturulacaktır. Bin kişilik tek restoran yerine iki yüzer kişilik beş restoran gibi. Uydurma 2 a-la carte yerine, gerçek 5 a-la carte restoran gibi.

-    Belli yatak kapasitesinin üstündeki her tesiste full ekipmanlı bir karantina odası oluşturulması zorunlu olacaktır.

-    Hijyen koşulları sadece tesiste değil, personelin konaklama ve yaşam alanlarında da zorunlu olacaktır. Hijyenik koşullarda yaşamayan personelin hijyen kurallarına %100 uymasını beklemek biraz safça bir beklentidir. Sabah duşunu alabilmek için 8 kişiyle paylaştığı odadaki tek banyonun kapısında 2 saat sıranın kendisine gelmesini bekleyen personelden tertemiz ve hijyenik şekilde işe gelmesini beklemek doğru değildir.

-    Personel yemekhaneleri de artık yemekhane olmaktan çıkacak, hijyenik ve nezih birer restoran olacaktır. 

-    Personel soyunma-giyinme odaları, duş ve tuvaletleri tesisin en kuytu, en dar, en rutubetli alanlarından çıkarılıp, sağlıklı, hijyenik ve temiz havanın bolca girebildiği yerlere taşınacaktır. 

Kısaca; ister çalışan ister misafir olsun, hiçbir ayrım gözetmeksizin insanların yaşam, çalışma, dinlenme ve yeme içme alanlarında hijyenik tedbirler en üst seviyede alınmalıdır, alınacaktır.

Türk turzimin ve otelciliğin bu konuda da tüm dünyaya örnek olacağından hiç şüphem yok. Sağlıkla kalın.