Turizm nereden nereye-2 ‘’Yeter artık, otel yapılmasın’’ diyenler

İstatistiklere göre 1980’de 511 adet turistik tesisimiz var(mış)... Yalnız Almanlar, Fransızlar ve İngilizler değil, Japonlar bile 15 – 20 saat uçuşla gelerek 5 - 7 – 10 – 14 – 18 – 21 - 28 gün otobüsle Anadolu Turları’na çıkarlardı... 

İstanbul’da Hilton, Etap-Marmara, Sheraton ve butik Divan, İzmir’de Büyük Efes, Antalya’da Talya, Ankara’da Dedeman ve azıcık Bulvar Palas... 8 adet 4.5 – 5 Yıldız otel... 

Aslında Türkiye’de turist yatırılabilecek tesis sayısı 52 idi... 

Tur Programı kalınabilecek otellere göre yapılırdı... Kars’ta Temel Palas, Erzurum’da Polat, Van’da Akdamar, Adıyaman’da Kahta, Mersin’de Büyük Mersin vs... Bunlarda yer olmadığında, rica-minnet öğrenci yurtları, devlet kurumlarının misafirhaneleri ve hatta şehirlerarası otobüslerin mola yerlerinde otobüs koltuğunda geceleyen gruplar olurdu... 
Düşünün, İstanbul’da Hilton, İzmir’de Büyük Efes, Ankara’da Dedeman’da kalmış turistler yıldızdan vazgeçtik, misafirperver tahtakurusu ve kakalakların KARADA,  sivri ve kara sineklerin HAVADA animasyon yaptığı hanlarda yatardı ve giderken teşekkür ederlerdi... 

Berhüdar olsunlar... Ülkelerine sağ-salim dönüyor olmanın minnetinden olduğunu biliyorum !!! Bu turlarda yenilen-içilenlerle ilgili gastronomik, aslında GASTROKOMİK anıları da yazmak şart oldu...

Yaz tatil paketi müşterileri Foça’da Club-Med, Çeşme’de Altın Yunus, Turban Çeşme ve son çare Ertan Otel, Kuşadası’nda Club-Med, Club-Akdeniz, Ömer Tatil Köyü, Kısmet, İmbat, Kuş-Tur, Marmaris’te Kaptan, Lidya, Martı, Turban Tatil Köyü, Bodrum’da T.M.T., TNT vs.  topla-çarp tamamı 25 etmez... 

Club-Med’leri ayrıca detaylı yazacağım (Türkiye’de Türklerin giremediği Fransız Kolonileri)... Her iki Turistik havalimanına çok uzak olduklarından Fethiye ve ötesi Kerbela olarak kabul edilirdi... Sanki İzmir-Çiğli’den Bodrum veya Marmaris’e yolculuk çok kısaymış gibi... İki ‘’TURİSTİK’’ havalimanımız da (İzmir ve Antalya) aslında askeriydi... TSK, sivil kullanıma izin veriyordu... 

Turizm / yeni açılan tesisiler sayesinde Antalya, Dalaman, Adnan Menderes ve Bodrum Havalimanları yapıldı... Devamında Isparta ve Gazipaşa geldi... İlk dönemde de yeni bir otel açılacağını duyduğumuz zaman tapusunu üstümüze yapacaklarmış gibi sevinirdik, şimdi de seviniyoruz... Yeni oteller açılmasına en ağır tepkiler eski otel sahiplerinden gelirdi;

•    Ne gereği var, ihtiyaç mı var,
•    Milli servet boşa harcanıyor,
•    Kara para mı aklıyorlar,
•    Ne anlar bunlar otelcilikten,
•    Çalışacak dil bilen adamı nereden bulacaklar,
•    Esnaf bunlara ekmek satmaz ekmek,
•    Binalara kanmayın, dışı yeni ama temel yok,
Sonunda en başta sorulacak soruyu patlatırlardı;
•    Nasıl dolduracak bakalım otelini ???
Şimdiki şark entelleri daha ince danteller işliyorlar;
    Yazık, boş kalacak,
    Çevreyi hiç düşünmüyorlar,
    Bunun su arıtması da yokmuş,
    İnşaatında çalışmış işçileri garson yapmış,
    Tam bir zevksizlik abidesi,
Ve sonunda dayanamaz, eskinin ilk söylediğini patlatır;
    Ne gereği vardı, ihtiyaç yok ki !!!

Dükkan açtıysan vitrinin çekici, rafların dolu olacak... Ürün bol ve çok çeşitli olacak... Her otelcinin zevki ve maddi gücü aynı olmadığı gibi her turistin zevki ve maddi gücü de aynı değildir... ‘’YÖRE İÇİN TESİSE GİDEN DE VAR, TESİS İÇİN YÖREYE GİDEN DE’’... Yeter ki biraz fark, biraz özellik, biraz lezzet, biraz ruh kat... 

Her malın alıcısı var, satıcı verdiği ile aldığının dengeli olmasına dikkat etsin !!! Ürün artmadan müşteri artmaz... Arz, talebin üstünde olmadan talep artmaz. Elbette herşey heryerde bulunmayacak ama aranan herşey bir yerde olacak... Heves kaçırma ve korkutma işe yaramadı... 8 adet 5-yıldızlı otelden, 57’si termal, 8,i golf olmak üzere 1.400 civarında 4 ve 5 yıldızlı tesisimiz var... Tesis sayısı iki haneli rakamlardayken feryat-figan yeni tesis açılmasın diyenlere verilecek cevabı siz bulun... Türkiye’de 2019 yılında TURİSTİK BELGELİ 3.200 kadar konaklama tesisi var... Yeter mi ? Asla !!! 

NEREDE, NEDEN, NASIL TESİSLER ?.. 
En çok şikayet edilen konu sezonun kısalığı... Sezonu 2, 3, 4 hafta daha uzun olan yörelerimiz var... Yeni turizm teşvik – tahsis ve uygun kredi imkanları bu bölgeler için başlatılmalı, başladıysa arttırılmalı... Antalya – Gazipaşa Havalimanı 175km, Gazipaşa – Adana/ Şakirpaşa Havalimanı 373km, Gazipaşa – Çukurova Havalimanı 357km (İnşaatı tamamlanıyor, 2020’de açılacak, 30 milyon/yıl yolcu kapasiteli)... Alanya’dan İskenderun’a kadar sahil şeridi 500km, Samandağı’na kadar 600km... 
Bu koca bölgede zorlayarak, Mersin dahil 120 – 130 otel var ki en az yarısına nezaketen OTELCİK diyelim... Gazipaşa, Adana ve Çukurova Havalimanları bölgenin ancak üçte birini tatmin edebilir...  Gazipaşa’dan 175km sonra havaalanı yapmaya en uygun yer Yeşilovacık... Silifke – Akgöl civarı da arazi ve iklim etüdü yaptırılıp seçenek olarak değerlendirilebilir... 

NASIL TESİSLER OLMALI ?... Başta Antalya Bölgesi, önümüzde çok iyi ve çok kötü örnekler var... İyi ki var, umarım aklın yolunda en iyi örnekler yapılır. 

    Altyapı, üstyapıdan önce tamamlanmalı, özellikle kanalizasyon ve arıtma sistemleri hazır olmalı...

    Devlet hastanesi, okul ve adliye sarayı gibi beton bloklara son. Tesisler dikine değil, enine yayılmalı... Türk ve Osmanlı mimari karakterine uygun / özgün olmalı...

    Denizle yol ve denizle yerleşim merkezleri arasına Çin Seddi gibi set çekmeden kat sayısı 3 (yazıyla; ÜÇ) olmalı...
    İki tesis arası en az 50 – 100m olmalı...

    Tesislerde kuru toprak rengi olmamalı. Peyzaj mimarisi en az iç mimari kadar önemsenmeli. Çevre bilinciyle yöreye has flora ve faunaya (bitki ve canlı dokusu) sahip çıkılmalı...

    Personelin konaklama ve diğer ihtiyaç birimleri tam olmalı...

Londra’da 1.494 otel var, Paris’te 2.068... Rodos’ta 5 odadan 500 odaya kadar 2.147 konaklama tesisi var (80km boyu X 30km eni)... Biz de 500km sahile başlangıç olarak 1.000 tesis yapalım, devamı gelecektir... 

Turizm zaten ‘’GELECEK’’tir !!!

Selamlarımla,