Kurlar Yükleniyor...
articledummy

Yalan mı Söyledim?

Ülkede hiçbir sektör bu kadar LAKAYIT yönetilmeye çalışılmıyordur sanırım.


Ama sakın bu ‘lakayıt’ı kelime anlamı olan kayıtsız olarak değerlendirmeyin. 


Bunun içinde, yaşama dair yapılması gereken onca şey varken; geniş, pofuduk, insanın oturduğunda içine gömüldüğü koltuklarda umarsızca oturan işsiz güçsüz bir adamın suratındaki sinir bozucu hayta sırıtma var.


Yani yukarıdaki uzun cümlenin içinde bir yere sığınmış; ‘‘Umarsızlık’’ var bu sektörü yönetmede. 


Aylardır başta biz acenteciler olmak üzere sektörün tüm paydaşları, hazırlanan ve çıkacağı söylenen yasanın çıkmasını bekliyoruz. 
En yetkili bildiğimiz adamları arıyoruz, soruyoruz veya bizi yetkili falan addedip arayanlar oluyor.
Yaptığımız yada yapabildiğimiz şey aynı, kullandığımız kelimeler farklı olsa da aynı;  
‘‘Topu taca atmak!..’’


Biri öne çıkıp söyler mi; 

UETDS yada UEDTS yada EDTSU mu diyorsunuz bilmiyorum(ki bayağı kişiden farklı isimlendirme duydum. ??)
Bu yönetmelik 1 Temmuza kadar geçici olarak durdurulmadı mı? 
Evet.
Bunun da sebebi çıkması beklenen kanun ile giderilmesi beklenen sıkıntılar yada olası itilafların düzenlemelerle giderilmesi değil mi.


Peki kanun çık(a)madı ve bu yönetmelik ne durumda? 
Açıklama falan yok!  

Cezalar yazılmaya devam ediyor…
Denetim mekanizmasının işlemesinde, sahada ciddi sıkıntılar var. Taşımacı-TÜRSAB’çılar(!!!)-İl Kültür ciddi çatışmalar içinde. Bu çok dilliliğin önüne kanun ile geçilecekti. 
Kanun çık(a)madı da, ya ne durumda? 
Ya bilet satış acentelerinin sorunları, tabiri caiz ise; ‘Yalama Oldu’ 


Artık o hale geldi ki; hani tornavida ile sıkıştırırsın da vidayı dönmez ya, o hesap işte…


Aslında sektördeki tüm sıkıntılar için bu benzetme geçerli. 

Artık gerçekten sıkıştıramıyoruz, boşa dönüyor her şey. 
Kanun ile çözecektik her şeyi ya, kanun nerede? 
Kanun çık(a)madı da, peki ne durumda? 


Bu saatten sonra bu kanun nasıl çıkacak? 
Nasıl çıkacak derken, içeriğini sorgulamıyorum, gerçekten çıkar mı onu sorguluyorum. 
Çıkar mı? 
Sorduğum arkadaşlardan çelen cevap; 
Çık!!!
Çık derken, dili ön dişlere vurdurup ta, hadi canım sen de anlamı yüklü ‘HAYIR’ manasındaki sesi kastediyorum. 


Belki Bakanın keyfi gelirde, İCAZET verir ise, Eylül sonu, Ekim belki…


Alpay’ın meşhur şarkısında dediği gibi ‘Eylül’de gel…’


Türkiye, Ak Parti ile Bürokrasideki yavaş, hantal işleyişi kırma yolunda ciddi adımlar atmıştı. Artık hiçbir karar ve eylem bürokrasinin dişlilerinde zaman geçirmeyecekti. Gerçekten alınan kararları veya yapılan eylemleri beğenin veya beğenmeyin bu durum az çok oluşturulmuştu. Eskiden haftalarca hatta aylar ve yıllarca süren karar aşamaları, çok çabuk alınır hale gelmişti. 


Peki Turizm Bakanımız eskinin ağır ve hantal yapısını tekrar canlandırma peşinde mi?
 Amacı ne?
Kanun çalışması ile ilgili yapılan müzakerelerde, Acente Kurulum Bedelinin miktarı, Şube Kurulumu vb. gibi birkaç konuda bakanlık, TÜRSAB taslağından farklı görüşte olduğunu kendi fikri ile beraber beyan etmişti. 


Peki Bakanlık tarafından yeniden mütalaa etmeden,  kendi fikrine göre revize edip niye meclise sunulmadı? 
Dosyaların, planların, kanun çalışmalarının aylar ve yıllarca tozlu raflarda beklediği, o eski ağır bürokrasi günlerine geri mi döndük yoksa?
 

Davetli olduğum birkaç panel ve toplantıda, onca insanın gözünün içine baka baka YALAN MI SÖYLEDİM yoksa?
‘‘SAYIN BAKAN İÇİMİZDEN BİRİ, SEKTÖRÜ VE SIKINTILARI ÇOK YAKINDAN BİLİYOR. ÇOK YAKINDA ÇIKACAK KANUN İLE SEKTÖR NEFES ALACAK’’ dedim. 


5 yıl önce, Swiss Hotel’de bir kahvaltıda Firuz Beyin daveti ile 7-8 kişi bir araya geldiğimizde tanışmıştım Sayın Bakan ile. 
Başaran Başkanın dediği gibi, 2,5 Operatörden biri olarak değil, değişim hareketinin bir ferdi olarak çalıştığını ve çalışacağını söylemişti. 


Hali hazırdaki kanun ve yönetmeliklerle bu işin olmayacağını, gerçekten yenilenme gerektiğini ifade etmişti. O kahvaltıda bize çizilen yol haritası, sonrasında bizim de yaptığımız ekip çalışmalarına rehberlik etmişti. 
Ben de, o zamandan bu güne onlarca hatta yüzlerce meslektaşımız ile defalarca görüşmeler yaptım, sorunları ortaya koymakla kalmadım, çözüm önerilerini de ortaya koydum. 


Bunlar; beraber yürüdüğümüz, o zaman için müstakbel olan Bakan Beyin de öngördüğü çözüm arayışları idi.


Peki ben o zamandan bu zamana, sektöre YALAN MI SÖYLEDİM?

Yayın Tarihi
15.08.2019
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla